Gazete Yolculuk Haber Merkezi
Özgür Suriye Ordusu’na mensup bir militan, Times of Israel’e verdiği röportajda, İsrail’le dostane ilişkiler kurulmasını umut ettiği belirtirken, Esad’ı destekleyen İranlı milisler konusunda uyardı: “İsrail için de gelecekler.”
Bir ÖSO militanı, geçtiğimiz hafta HTŞ’li cihatçı çetelerin Suriye’de başlattığı çatışmalara ilişkin Times Of Israel’e açıklamalarda bulundu. Kendisine yöneltilen soruları yanıtlayan ÖSO militanı, İsrail’le dostane ilişkilerin kurulmasını umut ettiğini söylerken İranlı milisler konusunda İsrail’i uyararak, “İsrail için de gelecekler.” ifadelerini kullandı. Çeviri haberimizin tamamı ise şöyle:
Soru 1: İçinde savaştığınız Özgür Suriye Ordusu seküler bir milis olsa da, ayaklanmanın cihatçı bir örgüt olan HTŞ tarafından yönetildiğine dair endişeler dile getiriliyor. Bu endişelere nasıl yanıt veriyorsunuz?
Bizi şeytanlaştırmaya çalışıyorlar. Esad rejimi devrildiğinde, HTŞ’nin köktendinci ideolojisinden uzaklaşması ve Suriye’nin çıkarları doğrultusunda siyasetin merkezinde yer alması için baskı yapacağız.
HTŞ’nin yaklaşık 10-15 bin savaşçısı var ama toplamda yüz binlerce savaşçı var. Birleşik bir komuta sürdürüyoruz ve birlikte savaşıyoruz. HTŞ sahadaki denklemin bir parçası
Geçmişte IŞİD ile savaştık ve onu mağlup ettik. Suriye’deki aşırıcılık dış kaynaklı bir olgu. Biz Suriyeliler olarak ülkemize dış müdahale istemiyoruz.
İsrail de dahil olmak üzere bölgedeki herkesle dostluğa açığız. Esad rejimi, Hizbullah ve İran dışında düşmanımız yok. İsrail’in Lübnan’da Hizbullah’a karşı yaptıkları bize çok yardımcı oldu. Şimdi gerisini biz hallediyoruz.
Soru 2: Türkiye ile ilişkiniz nedir ve diğer isyancı grupların Kürtlere yönelik, görünüşe göre Türkiye’nin emriyle gerçekleştirdiği saldırılar hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Biz [Özgür Suriye Ordusu] Türkiye ile müttefik değiliz ve Kürtlerle savaşmıyoruz. Bizim tek müttefikimiz Suriye halkıdır. Türklerle iyi ilişkilerimiz var ama onlardan emir almıyoruz. Biz bağımsızız.
Kürtleri Suriye toplumunun tam teşekküllü bir bileşeni olarak görüyoruz. Öteden beri Kürtlerle birlikte yaşıyoruz. Ancak onlarla aramızda iki noktada anlaşmazlık var: Suriye’den ayrılma ve kendi devletlerini kurarak Suriye’yi parçalama planlarına katılmıyoruz. İkinci olarak, dış desteğe [yani ABD’ye] bel bağlamalarını ve yabancı bir gündemi desteklemelerini kabul etmiyoruz.
Kürtlerin İsrail ile ilişkileri olduğunu ve İsrail’in Kürtleri önemsediğini biliyoruz. Suriye özgürleştiğinde, vatandaş olarak haklarına saygı duyulacaktır ve biz masaya oturup onlarla bir anlaşma yapmaya hazırız. İsrail isterse müzakerelerde gözlemci olabilir.
Soru 3: İsyancılar Esad rejimini devirme hedeflerine ulaşırlarsa, Suriye ve İsrail arasındaki ilişkilerin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
İsrail ile tam barış için çalışacağız, komşu olarak yan yana yaşayacağız. Suriye iç savaşının patlak vermesinden bu yana, Kudüs’ü ve Golan Tepelerini [İsrail’in 1967’deki Altı Gün Savaşı sırasında Suriye’den aldığı ve ilhak ettiği] kurtarmayı amaçladıklarını söyleyen Hizbullah’ın aksine, İsrail’e karşı hiçbir zaman eleştirel bir yorumda bulunmadık. Bizim tek odak noktamız Esad’dan ve İranlı milislerden kurtulmak.
Umarım uyum içinde bir arada yaşarız ve bu bölgeyi dönüştürerek savaş halinden, belki de yeniden yapılanma için İsrail ve Amerikan yardımlarıyla ekonomik bir ilerleme haline getiririz. İran ve Hizbullah’tan farklı bir yol izleyeceğiz.
Soru 4: Herhangi bir İsrailli yetkili ile temas halinde misiniz?
Yorum yok.
Sadece İsrail’e Hizbullah’a ve Suriye’deki İran altyapısına yönelik saldırıları için müteşekkir olduğumuzu ve Esad’ın düşmesinden sonra İsrail’in Suriye bahçesine bir gül dikeceğini ve bölgenin yararı için Suriye halkını destekleyeceğini umduğumuzu söyleyeceğim. İsrail’in sınırlarında kalacak olanlar Suriye vatandaşlarıdır. Ne Beşar Esad ne de İranlılar.
Soru 5: İsrail’in isyancılara maddi destek vermesi gerektiğine inanıyor musunuz?
Sahada yeterince savaşçımız var. İsrail’den ihtiyacımız olan şey Esad rejimine karşı net bir siyasi duruş [yani isyancılara destek]. Suriye halkıyla güven inşa etmek için siyasi bir sinyale ihtiyacımız var.
İsrail arkasına yaslanıp izlememeli ve bunun kendisini etkilemeyeceğini düşünmemelidir. İran şimdi Esad’ı desteklemek üzere Irak’tan savaşçılar gönderiyor. Her türlü rakibe tüm imkânlarımızla karşı koyacağız ancak İsrailliler dikkat etmelidir ki bu güçler sadece bizim için gelmiyor, sizin için de geliyorlar.
İsrail, İran tarafından desteklenen güçleri gördüğü her yerde vurmayı düşünmelidir. Biz onları yollarda engellemeye ve pusuya düşürmeye çalışıyoruz ama İsrail havadan da harekete geçmeli.